30.09.2012

kahve kokusu


Zamanında kaybettiklerime inat, Karşımda duran yudumladığım kahve fincanınla; geçmişinde yanlış duraklarda inen bir yolcunun pişmanlıkları yok .Yolcuyum çünkü ben.Tamamlayamadığım yolculuklar şevkimi kırmıyor inandığımdan elbet bana da ait bir durakta birinin beni kolumdan tutup çekeceğine.Üzülmen için önce sevmen gerekirdi beni.Sevmek bir tercih meselesidir.Hoş, üzülme de zaten.Çünkü Sensiz içimdeki
ayazlar yerini bahara bırakmak üzere.
Doldurduğum gibi boşaltmasını da bildim sana verdiğim değeri
Yerinde esen küllerin rüzgarında üşütmen artık ilgilendirmiyor beni.



-Engel olmasam da bu gece canım anımsamak istemiyor seni:)-


17.09.2012

saçlarım..



Hecelerim ve ben parçalanan yerlerimizden toplanabilirdik.

Bir sokak ayazında, bir lamba ışığında

Bir kalp atışında birikmeseydik..


16.09.2012

aklımın dağınık odaları


Islak bir şehir geçiyor gözlerimden, Sen yoksun.



Soruyorum içime yağan bu yağmur neden?

14.09.2012

Ah Kalbim


Olanla yetinmek acizliğin bir göstergesi gibiydi.Hak ediyorsan daha fazlasını istemediğin sürece hayat sana o şansı vermiyor.Elbet bir gün düzelecek diye bekleyecek kadar zamanın yoksa mesela.Ve daha acısı düzeleceği de yoksa söke söke alırım diyordum.Hem sen bütün kanatlarımı kır.Sonra bana uç de.Belki ben sürüne sürüne de ilerlerim ama ya yetişemezsen sen bana..

O kısmını da Tanrı düşünsün.Alnıma yazarken malzemeden çalarken iyiydi.Aşk olsun sana..