Rüzgar bir odayı dolduracaksa önce pencere pervazını okşar.Bir sabah serinliği yakalar ensemizden.Gün yüzünü döndürürken koynuma sıcaklığını bırakır.Bakışlarımız çarpışır yüzünün çizgilerinde kayıp giderken ben.Zaaflarını soyarım ellerimle, Sen korkularımı çıkarırsın bedenimden. Göğüs kafesini alçaltıp yükselten bir heyecana karışır kokularımız.Çıplaklığın utandırmaz beni alnıma değen dudakların kadar.Çiğ damlası gibi dökülür terin vücuduma.Dinginlik kaplar ruhumu. Sabah sessizliği ..sigara dumanında .Çay koyarım.Sokaktan aldığımız bir simit belki yarım yamalak bir kahvaltı sonrası. Gri bir gök güzü.Cama vuran yağmurun sesi en sevdiğin şarkı olur düşer dilimize.Gülüşün doldurur odayı.Sen olur her şey.Üzerine uzandığım kanepe, saçlarımdaki nem, rutubet kokusu..Ve ben sadece nefesin olurum dolanırım dehlizlerinde.
Bu kadar sade
Bu kadar aşık
Bu kadar cesur
Bu kadar özlem doluyum seninle..
.
.
.
.
Buna aşk denir.Ve ne muhteşemdir ki Uyanırsın geçmez.